Gayretli bir ofis çalışanı olarak, birdenbire kendimi yozlaşmış konulu romanının içinde buldum. Sadece bu da değil, hayatı zehirle son bulan kötü kadın “Giselle Roycebin” rolünü canlandırıyordum! Ancak işler beklendiği gibi gitmiyordu. Suikastçılar zehir getirmişti ama sanırım işe yaramadı. Daha da kötüsü tadı meyve gibiydi?! “Küçük miktarlarda olduğu için sorun olmaz. Çabuk iç.” Üstelik bu çılgın suikastçının, kötü adam “Wayne Aiolre”nin tanıdığı aşırı yakışıklı tetikçi “Reneal”den hiç de aşağı kalır yanı yoktu! Bu karmaşık ağın kontrolünü ele geçirmek için romanın kötü karakterinin kaderini değiştirmeye karar verdim. “Zehrin tadını ayırt edebiliyorum.” “Zehir mi?” “Evet.” “Bunun ne faydası var?” “Çünkü efendi zehirlenecek, bunu önlemek için onun zehir dedektörü olabilirim.” Böylece, rastgele bir dükkanda çalışarak kötü adamın asistanı (?) olarak hayatta kalabileceğimi düşündüm. Fakat “Patronumuz olağanüstü derecede güçlü, şüphe uyandıracak kadar hem de!” Görünüşe göre bu hayatımda da çuvalladım, değil mi?